• Facebook
• Twitter
• Google+
• Linkedin

Kısa süre önce büfelerin bulunduğu çamlık altındaki iki ağacın kesildiği iddialarını duymuşsunuzdur. İddia diyorum çünkü iddiadan öte elle tutulur en küçük bir bulgu, belge, fotoğraf yoktu. Sadece altta gördüğünüz şu iki fotoğraf vardı.

Bu iddialar ve fotoğraf gelmeden 10-15 dakika önce telefonda bir haber nedeniyle CHP Bozcaada İlçe Başkanı Hüseyin Durmuş ile görüşüyordum. Telefonu kapattıktan kısa süre sonra bu olay için yeniden CHP'li başkana telefon ettim ve ağaçların neden kesildiğini sordum. Açıkcası tam da oradaki büfelerin yenilenmesi ve çevre düzenlemesinin yapıldığı zamanda bu fotoğraf karesi çok manidar gelmişti. Telefonda CHP'li başkana fotoğrafları da gönderdim ve neden ağaçların kesildiğini sordum. Kendisi de çok rahat ve sakin bir şekilde “Ağaçlar geçen hafta yaşanan fırtınada yıkıldı. Bizimle ilgisi yok, esnaf da belediyeyi arayıp, tehlike arz ettiğini söylemiş. Hatta tutanakları falan da tutulmuş” demişti. Hüseyin başkanın bu sakin tavrı bile yine beni tam anlamıyla tatmin etmemiş olacak ki tekrardan telefonda “Abi söylediklerin umarım doğrudur, aksi bir şey çıkarsa haberi ulusal boyuta taşırım” diye ekledim. Kendisine sorabilirsiniz.

Telefonu kapatır kapatmaz -Çanakkale’de olduğum için- yine telefonla civardaki bir işletme sahibi ve görgü tanığı ile konuştum. Onlar da ağaçların fırtınadan devrildiğini, belediye ile ilgisinin bulunmadığını dile getirdi.

Derken birkaç gün sonra Çanakkale'de bir gazetede “Bozcaada'da ağaçları kesiyorlar, yerine beton döküyorlar” diye tam sayfa bir haber yapmışlar. Söz konusu haberde kullanılan şu fotoğraflara bir bakın ve yazının devamına takip edin....

Bu haberi yapan arkadaş da bu iddialarla ilgili haber yapmadan önce beni aramıştı. Ben de kendisine bu yönde iddialar olduğunu ancak işin aslının anlatılan gibi olmadığını öğrendiğimi söylemiştim. Bu haber çıkınca da kendi kendime (yine %100 ispatı olmadığı için) ‘olur da belediyenin iki sağlam ağacı kestiğine dair fotoğraf, görüntü çıkar’ diye bu gazetenin iddialarını çürüten haberi yapmadım ve özellikle bekledim. 

Çanakkale’de “asparagas” haberi yapan arkadaşa fotoğrafların gerçek halini gönderdim. Haberde belediye binasının arkasında bulunan ağacın kesildiği izlenimi veren fotoğrafla, gerçekte ağacın sadece budandığını gösteren fotoğraf karesi yan yana. Buyrun bakın.

Ağaçların devrildiğini gösteren fotoğraflar da burada.

Bu arada ne hikmetse Çanakkale'de basılan bu gazete adanın her kahvehanesine, her kafesine konulmuş. Sanki birileri gelmiş bedava bu gazeteleri dağıtmış gibi!

Şimdi bu haberi bana ilk olarak ulaştıran kişiye sesleniyorum. Arkadaş, bu iddiaların sitemizde haber yapılmasına gönlün çok ama çok istekliydi. Ancak ben de “iddiaların elle tutulur bir yanı olması lazım, kaldı ki fotoğraflar, görgü tanığı, esnaf, belediyedeki tutanaklar iddiaların aksini gösteriyor” şeklinde cevap verdiğimde içinden “bak gene Hakan'ı kolluyor” dediğini duyuyordum. Alışkınım bu duruma... 

Neyse lafı çok uzatmadan şunu söylemek istiyorum. 2014 seçim döneminde Bozcaada eski Belediye Başkanı Mustafa Mutay o dönem çok tepki çeken imar planını hayata geçirmek istiyordu. Bu imar planına bizzat ben de karşıydım. Ama Mutay hakkında hem de ulusala taşınan ve ailesine varana kadar rencide eden haberler yapılmıştı. Muhabirlikte “asparagas” haberle ilk tanışmam bu haberler sayesindedir diyebilirim. Servis edilen asparagas haberde kullanılan kepçe ve iş makinaları bir arazide çalışıyor, sanki imar planı da uygulanmaya başlanmış gibi gösteriliyordu. Ama ne kepçe, ne de o fotoğraf o zamana aitti... 

Biz de bu yalan, sipariş haberlerin doğru olmadığını yazarken utanmadan bize de “Mutaycı” diyorlardı. Kaldı ki Mustafa Mutay'ın imar planına karşı imza atanların başında ben de vardım. Hatta Mustafa başkan da bunu biliyordu... Ama imar planları tepkisi arasında hakkında ailesine kadar o kadar çok asılsız haberler yapılıyordu ki bunlar hakkında tek söz söyleyebildiği alan Bozcaada Haber olmuştu...

Şimdi Bozcaada Belediyesi'nin sağlam ağaçları kestiğine dair bilinçli ve güdümlü harekete geçenler var ise boşuna uğraşmayın derim. Yalan ve algı ile yapılan asparagas haberler adada kısa zamanda ortaya çıkar. 

Belediye konusuna gelince... Çok değil daha 10 gün önce Göztepe’ye büfe yapılmasını içeren ihale konusundaki itiraz şerhini ilk koyan bendim. O gün de inandığımı yazdım. “O gün bir şeyci, bugün bir şeyci” yaftalamalarında 4 yılı geride bırakıyorum. Seçim yaklaşırken de her hafta bir partiye yakın, bir diğerine uzak olarak lanse edileceğimizden kuşku yok. 

Bunu önemser miyim? Tabii ki hayır. İster belediye olsun, ister diğer kurumlar, elle tutulur ispatı, fotoğrafı, evrakı olursa her türlü haberi yapmaya devam edeceğiz.