BozcaadaHABER - Mobil


Tekzip ve Düzeltme

Tarih: 05-03-2015 10:52
4209 Okunma

Sevgili Bozcaada Haber takipçileri, bildiğiniz ve gördüğünüz gibi imar planının revize edilmesinin ardından yaşanan gelişmeler ve özellikle bağ evlerinin yapılmasını engelleyen madde yüzünden halk arasında ciddi tartışmalara neden oldu. Bu tepkiler arasında ise en çok da plana karşı gelenler nasibini almakta. Buna istinaden ben de 3-4 gün önce her zaman bu tür mevzularda samimi olmak gerektiğinin altını çizmek istediğim bir köşe yazısı yazdım. Gerçekten adanın imara açılmasına ve betonlaşmasına karşı duranlar bu tepkilerle karşılaşmaması için kendi işlerinde de buna göre hareket etmek zorunda olmalarını dile getirerek, aksi takdirde bu tür tepkilerin artacağını ve adayı savunan diğer insanları da zan altına bırakacağını vurgulamak istedim. Kaldı ki bu tür oluşum ve tepkilere kendi adıma da her zaman destek oldum ve olmaya da devam edeceğim. Ayrıca ben de forum ve belediye gibi bağ evlerinin yasaklanmasını içeren ne bir tepkide bulundum, ne de bir metne imza attım.

 

Neyse konuyu daha fazla uzatmadan bu tepkilerin daha artmaması ve bir kutuplaşmaya sebep olmamak adına herkesin buna dikkat etmesi gerektiğini vurgulamak amacı ile kaleme aldığım köşe yazısı ile ilgili siz takipçilerimize hala bu görüşümü savunduğumu belirterek hatalı olduğum birkaç konuyu da sizlerle paylaşmak istiyorum. Vicdanen olduğu gibi gazetecilikte de savunduğun konularda hata yaptığında gereğini yapmak bu işin kanununda var. Peki, nerede hata yaptım ve nasıl yapmalıydım diyecek olursak tek tek şunları söylemek zorundayım. Köşe yazımda bahsi geçen şahısla iki gündür telefon ile saatlerce medeni bir şekilde konuştuk, epostalaştık. O bana yazımda haksız olduğum ve haksızlık yapıldığı düşündüğü şeyleri söyledi. Ben de ona hala haklı olduğumu düşündüğüm konuları ve hatamı kabul ettiğim konuları söyledim.

 

Kısaca yazı ile ilgili mevzu bahis  kişinin haklı olduğu ve haksızlık ettiğimi düşündüğüm konuları sizlere paylaşmak istiyorum. İlk olarak mevzu bahis ilan için sitemize gelen yorumlar sonrasında ilandaki telefon numarasını arayıp, emin olduktan sonra telefonu kapatmam hataydı. Evet sonuçta bir haber değil, köşe yazısı da olsa telefonu açıp karşı taraf ile konuşmak daha doğru olurdu. Tabi bu durumun sebebi ise benim biraz kızgınlığım ve heyecanımdan kaynaklandı. Ama yine de karşı tarafı dinlemeliydim.

 

İkinci hatam ise ilanın verildiği sitede ilanın verildiği tarih ile alakalı. Bu konuyu da kendisi ile konuştuğumuzda öğrendiğim (ve birkaç kişiden de teyit etmem sonucu). İlanın sadece o gün güncellendiğini, bu yüzden de tarihin yeni gözüktüğüyle alakalı bir durum. Yani o günübirlik tesis olarak kullanılabilecek arsanın bir yıldan beri satılık olduğunu öğrendim. Bu konuda da hem yazımda, hem de yorumumda evet hatalıyım. Fakat ben söz konusu arsanın bir yıl önceden beri satılığa çıkmış olmasının, kendi görüşüm için bir anlam ifade etmediğini kendisine de söyledim. 

 

Fakat yine tekrarlayacak olursak ben ister 1996, ister 2015 planı olsun, Bakanlığın en son imar planına karşı duran hiç kimsenin güney sahillerinin günübirlik tesislere, 3-4 tane olsa bile "evet" demeyeceğini düşünüyorum, düşünüyordum. Aksi takdirde en çok karşı çıkılan madde olan güney sahilleri için emsal teşkil edeceğini ve bu işin ucu bucağı olmayacağının da altını çizdim, yineliyorum.

 

Üçüncü ve en büyük hatam ise konu ile ilgili görüşüne danıştığım bir büyüğümün ifade ettiği gibi, köşe yazımdaki sert üslubum. Evet bu konuyu biraz daha yumuşak bir dille ifade edebilirdim. Yine görüşünü aldığım o büyüğümün dediği gibi bu tür yazıların ulusal medyadaki gazetecilik gibi değil de, adanın küçük bir yer olmasının gereği dikkat etmemiz gereken yapıcı tavır olması gerekiyor. Bundan sonra her konuda, üsluba daha da dikkat edeceğim.

 

Ve şunu da belirtmekte fayda var. Yazıda bahsi geçen kişinin de herkes gibi toptan bir imar planına karşı olmadığını biliyorum ve bunları kendisi de zaten ifade etti. Hatta imar planı ile ilgili gazetelere verdiği demeçte bunu görebiliyorum. Kendisi de aynı belediyenin itiraz ettiği bazı noktalar için karşı durduğunu ve toptan imara karşı ve bağ evlerine karşı olmadığını biliyorum. Tabii bu noktada ben yine de o ilanın bu duruşu aykırı olduğunu da hem telefonda yineledim, hem de burada yinelemekteyim.

 

Değerli takipçilerimiz... Sizlere ayrıca, yazıda adı geçmese de bazı kişilerin tahmin ettiği kişinin adaya gerçekten birçok konuda katkılarını da söylemek zorundayım. Tabii ki kendisi tesisindeki hizmeti, başarısı, radyo yayınları gibi birçok konuda adaya hizmetleri olduğunu inkar edemeyiz ve unutamayız da. Bunun için kendisine minnettar olduğumuzu vurgulamamız da gerekiyor. Köşe yazımda eleştirdiğim konu ise bu durumdan çok farklı olarak ele alınmalı. Eğer bir şeylere karşı çıkıyorsak ve bununla ilgili olarak bazı kesimlerden eleştiri alıyorsak atılan adımlara ve yaptıklarımıza da dikkat ederek yapılan işin doğruluğu için kimseye de fırsat vermemek gerekiyor. Yoksa uzaktan da yakından da bakılsa verilen mücadele samimi gözükmez. Neyse aslında dikkat edilmesi gereken çok şey var. Fakat bu mevzuyu da çok uzatmadan haksız olduğum konular için kendisinden özür dilerken, telefonda kendisine de belirttiğim üzere yazıdaki diğer konular için görüşümün aynı olduğunu ve arkasında durduğumu da yineliyorum. Bu sözlerimin de hiçbir şekilde başka bir yere çekilmeden, tamamen vicdani bir durumdan ibaret olduğunun altını çiziyorum. 

 

Son zamanlarda gelinen bu noktada bu mevzuların daha da ortamı germemesi gerektiğine inandığımdan ötürü kendi adıma köşe yazımı kaldırarak, bu yazıyı da yorumlara kapatıyorum. Sözlerime son vermeden önce yolun başında biri olarak bundan sonrada doğruluğuna inandığım her şeyi sizlerle paylaşacağım ve bunun için de yine "vicdanımla" hareket edeceğimden şüpheniz olmasın.

 

YORUM YAP

FACEBOOK YORUM YAP


YAZARIN DİĞER YAZILARI