BozcaadaHABER - Mobil


Gemi, asbest, çevre mühendisi ve kurumların bakış açısı

Tarih: 03-05-2018 22:06
5924 Okunma

Habercilik sayesinde “asbest”in ne olduğunu, nerelerde kullanıldığını, insan ve çevreye zararlarını bir nebzede olsa öğrendim. Nisan ayının ilk haftasında sökümüne başlanan Beylik Koyu’ndaki “Mercy God” adlı gemide asbest olma ihtimali söküm başlamadan birkaç gün öncesinde Bozcaada Forum tarafından dile getirildi. 

Ama birçok örnekte olduğu gibi bu da bazı kesimlerce, “Bunların da işi yok her şeye bahane buluyor,” edasında alaycı tavırla karşılandı. Tabii Bozcaada Forum, konu ile ilgili olarak gerekli araştırmaların yapılması, önlemlerin alınması ve bilgilendirilmesi amacıyla Bozcaada Kaymakamlığı'na dilekçe ile başvuruda bulundu. Kaymakamlık aracılığı ile ilgili kurumlara gönderilen dilekçeye henüz cevap gelmiş değil... Kaldı ki bu çevre konularında bakanlıktan veya hükümete yakın ilgili şirketlerden gelen cevapları basında görüyoruz. Ne kadar güvenilir olduğu da açık.

Ama ne yazık ki birkaç gün öncesine kadar artık bir Çevre Mühendisi bile olan Bozcaada Belediyesi bu iddiaları araştıracak bir girişimde bulundu mu? Sadece tabelası olan Bozcaada Doğayı Koruma Derneği’nden de bir çıt çıkmadığı gibi bu iddiaları araştıracak bir girişimde de bulundu mu? Sanki Bozcaada Forum şizofrenik bir iddia ortaya attı da kimsenin umurunda değil gibi... Tabii eğer iddialar doğruysa da hepimize “geçmiş olsun”. 

ASBEST BİRÇOK ÜLKEDE YASAK!

Bu arada söküm işleminin bitmesine sayılı günler kala, adalılar ve çevreciler arasında “asbest” iddiaları ise çok daha sık konuşulmaya başlandı. “Asbest” midir yoksa gemideki ağır kimyasallar mıdır, yoksa demir tozu mudur, nedir bilinmez ama geminin etrafında her gecen gün büyüyen beyaz renk herkesi çok daha tedirgin etmeye başladı. Kimisi “asbest” nedeniyle olduğunu, kimisi demir tozu olduğunu, kimisi killi kum yapısından ötürü olduğunu, kimisi de hiçbir şey olmadığını söyleyip duruyor... Hatta konu ile ilgili olarak HaberTürk bile beni aradı ama kendilerine henüz inceleme yapılmadığı için kesin yorum yapamayacağımı ilettim.

Ama gelin sesli olarak kendimiz için bir yorum yapalım ve şapkamızı önümüze koyalım derim.

İlk olarak yaptığım araştırmalarda şu bilgilere ulaştım: “Asbest” denilen maddenin hem insan sağlığına, hem de çevreye çok ama gerçekten çok ciddi tehlike arz ettiği bilimsel bir gerçek. Özellikle direkt kanserojen bir madde olması nedeniyle birçok ülke asbest maddesinin kullanımını yasakladı. Gemilerde yaygın biçimde kullanılan asbest, ısıya dayanıklı olması ve içerisinde taşınan fiziksel ve kimyasal maddelerden çok düşük oranda etkilenmesi nedeniyle gemilerde yaygın bir şekilde kullanılıyor. 

Eski gemilerde asbest preslenmiş ve levha haline getirilmiş şekli ile gemilerdeki iç bölmelerde (alabandalarda) izolasyon maksadıyla kullanılıyordu. Ancak yaklaşık 20 yıldır (belki de daha fazla süredir) asbest levhaların kullanılması yasaklanmış. Bu tür izolasyon işlerinde asbest yerine cam yünü (taş yünü) kullanılmakta. Soluma yoluyla bile ciddi boyutta hastalıklara yol açan asbest 2005 yılından itibaren Avrupa Birliği’ne üye ülkelerde, 2010'dan itibarende Türkiye'de üretilmesi-kullanılması yasaklandı.

BİZ, BANGLADEŞ VE PAKİSTAN MIYIZ?

Şimdi gelelim Beylik’teki “Mercy God” adlı gemiye... Konuyla ilgili görüştüğüm Çevre Mühendisleri, çevre örgütlerinin temsilcileri 1978 yapımı bu gemide asbest olmamasının neredeyse imkansız olduğunu söylüyorlar. Hatta artık birçok ülkede “asbest” haricinde çevreye verdiği büyük zararlar nedeniyle gemi sökümlerinin yapılmadığını belirtiyor. Yani sadece “asbest” değil, gemi sökümü işlemi sırasında ağır metallar, demir tozları vb ismini bile yazamadığım birçok maddenin suya ve çevreye ciddi zararlar verdiğini ifade ediyor. 

Bu yüzden birçok ülke artık gemi söküm işlemlerini Bangladeş ve Pakistan gibi ülkelerde yaptırıyor. Türkiye'de ise güya bir takım önlemler alınarak çevreye ve sağlığa zarar verilmeden söküm gerçekleştiriliyor. Güya “asbest” ile karşılaşıldığında bunun için özel elbiseli uzman bir ekip geliyor ve asbesti çıkartıyor... Hal böyleyken gemi söküm işlemi neredeyse bitti, ama biz hâlâ dilekçeye cevap bekliyoruz!

Bu arada bu iddalara karşın, "İyi de zaten bu gemi söküm işlemini Türkiye'de yapan iki şirket varmış, ne yapılacaktı ki?" şeklinde cevaplar veriliyor... İyi de madem yapılacak bir şey yok, o halde tüm önlemler alınarak yapılması gerekmiyor mu?

Sitemizin editörlerinden Mustafa Dermanlı da konuya dair hafta sonu sosyal medyada bir paylaşım yaptı. Bu paylaşımın altına yazılan ve yazılıp silinen yorumlar da oldu. Koyda herhangi bir sıkıntı varsa akıntıyla Ayazma Plajı’na doğru gidebileceğini düşünen de vardı, denizdeki renk değişiminin killi yapıdan olduğunu savunan da. Sonrasında Dermanlı yorum olarak, “Buraya iletiyi koyduktan sonra Belediye Başkanımız Hakan Can Yılmaz özelden ulaştı ve ilgili birimlere dilekçelerin verildiğini iletti. Ben de kendisine bürokrasiyi hızlandırmak adına Belediyenin su analizi yapmasını önerdim. Kendisi de pazartesi numune alıp teste göndereceğini iletti. Umarım sıkıntılı bir durum oluşmaz ve telaşımız boşa çıkar. Diğer kurumlardansa henüz bir ses seda yok,” iletisini paylaştı.

İyi de iddialar doğru çıkarsa bunun “Beylik'te denize girmek, solumak tehlikeli” demekten başka ne faydası olabilir ki? 

Kusura bakmayın her fırsatta #bozcaadabizim diyen, koyların kiralanması sürecindeki halk hareketine önderlik eden, ekoloji temalı belgesel festivali düzenleyen, geri dönüşüm projesi uygulamaya çalışan bir belediyeden bu tür durumlarda beklentimiz daha fazla. Sonrasında değil, öncesinde önlem için öncü olması gerekiyor. 

BELEDİYEMİZE BAZI SORULARIM VAR

Birkaç gündür aklımda olan soruları ve kendimce yanıtlarını sıralıyorum.

- Hadi diyelim bu tehlikeyi ilk dillendiren Bozcaada Forum ve Çevre Mühendisi'nin bu tehlikeden haberi yoktu. Peki. neden bu iddialar dile getirildikten sonra hemen gerekli incelemeler ve çalışmalar başlatılmadı? Yoksa baştan siz de ciddiye almadınız mı?

- Başkan Yılmaz, gemi için düzenlenen veda partisinde, “Biz yazılı uyarımızı yaptık,” demişti ama doğaya zarar verilmemesi adına da işin takipçisi olacağını söylemişti. Merak ediyorum nasıl bir takip yapıldı? Yoksa birkaç gün önce gelen uyarılara kadar yaptığınız uyarılar ile hiç endişe etmediniz mi?

- Başkan her konuda uzman olamaz veya konuya uzak olabilir. Bu konuda bir şey diyemem. Peki, Belediyemizde çalışan Çevre Mühendisi bu gemi sökümü öncesinde ve sonrasında bir inceleme veya takip yaptı mı? Ya da Çevre Mühendisi'nin işi sadece çöp konteynırlarının yer altına alınması, restoranlardan atık yağ toplama gibi belediye projeleri ile mi sınırlı? Ya da hiçbir risk görmediği için mi tepkisiz? Yapılan diğer işleri küçümsediğim için değil, sadece görev tanımını ve iş sınırını merak ettiğim için soruyorum...

Evet, -hiç sanmıyorum ama- belki de bu yukarıda saydığımız endişeleri gerektirecek hiçbir olumsuz sonuç çıkmayacak... Fakat keşke biraz bu endişeler sadece yazılı uyarılar ile sınırlı kalmasaydı. 

Bu iddialar bir yana hafta sonu gerçekleşen ve çevre örgütleri ve çevrecilerin katıldığı 4'üncü Doğa Buluşması’na katılan İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Hasan Öz'ü tebrik ediyorum. Ama forumdan bir arkadaşın aktardığına göre tamamen Bozcaada ve bölgenin çevre sorunlarının ele alındığı, siyasi bir içeriğin olmadığı bu buluşmanın olduğu Salhane'ye Çevre Mühendisi dahil Belediye’den kimsenin katılmadığını öğrendim. Varın gerisini siz düşünün.

Bozcaada Kaymakamlığı’na da sorularım var... Kaymakamlık, dilekçelerin veya analizlerin sonucunu ne zaman açıklayacak? Acaba önce gemide asbest ve diğer önemli maddelerle ilgili teşekküllü bir araştırma yapıldıktan sonra mı bu söküm işlemine başlansaydı? Gemide asbeste rastlandığında özel kıyafetli ekibin geleceği ve sökümün o şekilde devam edeceği dile getirilmişti. Bu özel kıyafetli kişileri bizler göremedik, dolayısıyla gemide asbeste rastlanmadı mı, yoksa firma bu durumu oldu bittiye mi getirdi? Ve bu sorular uzayıp gidiyor kafamda... 

 
TABELA DERNEĞİ OLMAYAN DERNEKLER NEREDE?

Kışın yaşayan sayısının 600-700'ü bile bulmadığı Bozcaada'da birçok dernek var. Hepsi de bir hevesle kuruluyor ardından adından söz bile edilmiyor. Ama kurulurken de “Tabela Derneği” olmayacaklarını iddia ediyor hepsi.

Ama Bozcaada'da “Doğayı Koruma Derneği” diye bir tabele derneği var, kesin. Adada koylar ranta açılıyor, sahillere villalar yapılıyor, asbestli olduğu iddia edilen gemiler sökülüyor ama çıt yok... Ha pardon yıllar sonra ilk kez geçen yaz Caz Festivali'nin Pavli'de yapılmamasına karşın bir açıklaması olmuştu. Düşünün en büyük derdi buydu bu derneğin. Hoş bu derneğin bir önceki başkanlarından biri de biz koylar için mücadele ederken kendisinin de koyların ihalesine başvurduğunu öğrenmiştik. Ki bakımsızlık(!) nedeniyle koyların tesise açılmasını savunuyordu kendisi.

Aynı şekilde Kent Konseyi de bu iddialar için girişimde bulundu mu? Gemi için düzenlenen veda partisi için yoğun mesai harcayan ve yerel yönetimin ardından en güçlü dernek olan BOZTİD bu iddiaları hiç merak etti mi? 

İşte böyle bizim Bozcaada'da ki doğa ve çevre sevgimiz...

Son olarak sanırım bu iddiaların çok ciddiye alınmamasının, dillendirilmemesinin altında yatan turizme zarar verir korkusu... İyi de Bozcaada gibi popüler bir yerde bak bugün yarın Habertürk bile bunu dile getirecek... Hatta haber içinde ki fotolar da kendilerine ait. Önlemlerini almak, araştırmak varken böyle daha mı iyi oldu? Kaldı ki turizm insan sağlığından daha mı önemli?

YORUMLAR
4 Yorum

Murat Badem - 06-05-2018 01:16

Yazıyı ve yorumları (3 adet) okuduktan sonra şunu söyleme ihtiyacı hissettim:"Bilginiz yokken fikir üretmeyiniz lütfen!"



Fatih Altınöz - 05-05-2018 08:30

Çevre kirliliğinin daniskası, devasa bir çöpe veda partisi düzenleyen bir anlayış bu yıl Beylik Koyu'nda güzellik yarışması düzenleyip Asbest Güzeli de seçebilir.



Bike Geckinli - 05-05-2018 07:23

Tşkler, şahane bir yazı olmuş! Bir ada sever olarak adamızın geleceği ile ilgili oldukça endişeliyim!



alaybeyspor - 04-05-2018 02:17

bedavadan maaş alıyor bu mühendis atık yağlarla bizi uğraştırmaktan başka bişi yapti mi sanmıyorum. motorla geziyor anca. en yuksek maası cevre muhendisi alıyor ama sokaklar pislikten geçilmiyor. muhendisle falan olmaz bu işer



YORUM YAP

FACEBOOK YORUM YAP


YAZARIN DİĞER YAZILARI